Bir hayli zor kura Beşiktaş için. Şampiyonlar Ligi'nde şampiyonların toplandığı grup B grubu. Premier Lig şampiyonu Manchester United, Rusya lig ikincisi CSKA Moscow ve son torbadan gelebilecek en güçlü takım VfL Wolfsburg. Zorlu kuranın umutlu taraflarından biri ise fikstür. İlk maçı İnönü'de Manchester United ile 15 eylüle yapıcak olan Beşiktaş, önce 30 eylülde Rusya'ya ardından 21 ekimde Almanya'ya yolculuk yapıcak. Kendi evinde Wolfsburg'u 3 kasımda ağırladıktan sonra İngiltere seferine 25 kasımda çıkıp, son maçını 8 aralıkta CSKA ile İnönü'de yapıcak. Bu zor grupta başka bir fikstür istenemezdi herhalde. Rakiplerin ufak bir teknik analizine değinmeye başlıyalım.
2008-2009 premier lig şampiyonu son iki sezonuda şampiyonlar ligi finalinde geçirdi. 2 sene önce Rusya'da Chelsea'yi penaltılarla geçip 99'dan sonra bu kupaya uzanan Manu, geçen sene ise Roma'daki finali Barcelona'ya kaybetti. Hepimizin az çok ezbere bildiği Manu bu yazı bir hayli hareketli geçiren kulüplerden. 2 yıldır her fırsatta hem İspanyol hem de İngiliz medyasının yazdığı Ronaldo -> Real Madrid transferi bu yazın hemen başında sonlandı. Diğer kayıpları ise Arjantinli forvet Tevez. Kontratı biten Arjantinli Manchester kentinden vazgeçmedi ve kendisini City'li yaptı. Bu iki önemli kayıptan sonra transfer hareketına başlayan Sir Alex Ferguson; Best, Robson, Cantona, Beckham ve Ronaldo'dan sonra boşalan efsanevi 7 numaralı formayı Owen'a verdi. Tartışmasız kariyeri yerine, sakatlıkları ve yanlış transfer hamleleri ile tarihe geçen Owen'ın kariyerinin kurtuluşu için son durak Manchester. Genç yetenek avcısı Ferguson, Wigan'ın parlayan Ekvatorlu yıldızı Antonio Valencia'yı imza attırdı. Bourdeux'un genç yıldızı Obertan, Molde'den gelen genç Senegalli Mame Diouf ve Vidic'le başlayan sırp akımının 3. yıldızı olarak Partizan'dan gelen Ljajic bu senenin diğer transfer hamleleri. Ronaldo sonrası oluşan boşluğun doldurulması bir kaç sezon sürmesi kesin. Buna ek olarak takımın iskeletini oluşturan oyuncularında yaş ortalaması olarak artması ve yavaş yavaş yapılan yenileme monteleri son 2 sezonda final gören takımı bu sene o noktadan ayırabilir. Yılın kalecisi Van Der Sar'ın sakatlığının 2 ay kadar daha sürecek olması bir başka problem. Buna rağmen grubun mutlak favorisi durumunda.
4. torba takımları çekilmeden önce Wolfsburg yöneticilerine sorulsaydı ya B grubu yada H grubu derdi. Onca takım arasından Alman şampiyonu seçmek herhalde tam bize göre bir iş. Son Bundesliga şampiyonunu cımbızla yakaladık ve grubu ölüm grubuna çevirdik. Tam bir takım oyunu oynayan ekip. Kadrosunun en çarpıcı yanı olan forvet hattını kimselere kaptırmadılar. Yaz ayı boyunca Milan ile flört eden fakat sonuçsuz kalan Dzeko ile Grafite Wolfsburg'un en önemli silahları. Buna ek olarak zorlu maratondaki sakatlıklar hesaplanarak rotasyon için forvete takviye adadan geldi. Küme düşen Newcastle'dan taklacı Obefami Martins'i kapattılar. Orta sahanın yıldızı ise Misimovic. Geçen sene yıldızı parlayan Boşnak bu sene dev arenada kendisini kanıtlamaya çalışacaktır. Savunmada ise kale gibi 2 İtalyan; Andrea Barzagli ve Cristian Zaccardo. En büyük değişiklik ise kulübede. Kurt hoca Magath'ın Schalke ile anlaşması üzerine takımın başına Stuttgart'tan Armin Veh getirildi. Grubun en ters takımı kısaca. Şampiyonlar Ligi deneyimleri olmaması en büyük handikapları. Alman teknik direktörlerin Hitzfeld'ten beri süregelen bir türlü Avrupa kupalarında başarılı olamama laneti sürebilir. Bir diğer durum ise kendi evinde buldozer olup deplasman karneleri zayıf takımlardan Wolfsburg. Buna rağmen grup ikinciliği için en büyük favori.
Tanıdık bir yüz Zico'nun takımı CSKA. B Grubununda şampiyon olmayan tek takımı. Geçen sezonu Rubin Kazan'ın ardından 2. sırada tamamladılar. Hala devam eden ve 19. haftası geride kalan Rus liginde de Rubin'in ardından ikinci sıradalar. Şampiyonlar Ligi'nde ise 2. torbanın en zayıf halkasıydı. Aslında hemen hemen bir çok kulübün 2. torbadan gelmesi için kilise kilise dolaştığı söylenmekte. Bu açıklama tabi yanlış anlaşılmamalı. Kadrosunda deneyimli bir çok isma sahip. Brezilyalı Wagner Love ile kaptan Akinfeev takımın en çarpıcı yıldızları. Daniel Carvalho ise Türk futbol basını tabiriyle ligimizde oynayamıyacağı takım yok. Yaz döneminde Rafael Benitez'in milli maç duvarına toslayıp premier lig'te oynatamadığı Speedy Gonzales lakaplı Mark Gonzales'e 6.5 milyon euro vererek Moskova'ya getirdiler. Euro 2008 sonrası yıldızı parlayan Rus Milli Takımı'nın Avrupa'ya dağılan futbolcularının yerine genç yetenek işine girip, geleceğin takımlarını yaratmaya başlayan tüm Rus takımları gibi CSKA'da Wagner Love'un yanına 90'lı genç yetenek Alan Dzagoev koydu ki kendisi bu sezon göze batan isimlerin başında gelmekte . Rus savunmacı Ignashevich ile Litvanyalı Semberas savunmanın sigortaları. Şu an ki durumlar söz konusu ise Beşiktaş'ın ile 3. lük mücadelesini yapıcağı takım konumunda. İlk maçın Moskova'da olması ise büyük avantaj Beşiktaş için.
0 comment:
Yorum Gönder